ÖZET
Amaç:
Koronavirüs hastalığı-2019 (COVİD-19) pandemisinin ilk dönemlerinde yoğun bakım ünitesinde (YBÜ) takip edilen hastalarda bakteriyel, fungal ve viral kaynaklı daha az sekonder enfeksiyonlar olduğu bildirilmiştir. COVİD-19’lu kritik hastalarda bakteriyel enfeksiyon deneyimi sınırlıdır. Bu çalışmanın amacı, COVİD-19 hastalarında YBÜ kaynaklı sekonder enfeksiyonların özelliklerini ve mortalite üzerine olan etkilerini değerlendirmektir.
Gereç ve Yöntem:
Çalışmamız, Mart ve Haziran 2020 tarihleri arasında YBÜ’de yatan ve şiddetli akut solunum yolu yetersizliği sendromu (SARS-CoV-2) pnömonisi olan 145 hastayı içeren tek merkezli retrospektif bir olgu-kontrol çalışması olarak planlandı. YBÜ kaynaklı enfeksiyonların epidemiyolojik, klinik ve mikrobiyolojik özellikleri ve sonuçları değerlendirildi.
Bulgular:
Hastaların ortalama yaşı 61,2 yıl ve vücut kitle indeksleri 28 kg/m2 olarak saptandı. Yüz kırk (%96,6) hastada en az bir komorbidite olduğu belirlendi. Çalışmadaki tüm COVİD-19 tanılı hastalardan 77’sinde (%53,1) ölüm gerçekleşti. Altmış iki (%42,75) hastada SARS-CoV-2’ye ek olarak farklı patojen üremesi saptandı. Kültürde ek mikroorganizma üreyen grupta ilk ölçülen lenfosit ve laktat düzeyleri ile kültür alındıktan sonra yapılan ölçümler arasında anlamlı bir artış belirlendi (p<0,001). Üreme olan ve olmayan gruplar arasında ölçülen lenfosit (p<0,026) ve laktat (p<0,020) düzeylerinde de istatistiksel anlamlılık görüldü. Üreme olan grupta üreme olmayan gruba göre C-reaktif protein, ferritin, prokalsitonin düzeylerinde ve de Akut Fizyoloji ve Kronik Sağlık Değerlendirmesi-II skorlarında anlamlı bir artış olduğu görüldü (sırasıyla; p<0,041, p<0,009, p<0,001 ve p=0,028). Üreme olmayan grupta ise hayatta kalan hastalar ile ölen hastaların D-dimer düzeyleri önemli ölçüde düşük saptandı (p<0,014).
Sonuç:
Sonuç olarak bakteriyel ve fungal sekonder enfeksiyonlar, YBÜ’ye yatan COVİD-19’lu hastalarda yaygın bir komplikasyondur. Genellikle şiddetli bir enfeksiyon şekli olarak ortaya çıkar ve eşlik eden komorbidite ile birlikte yüksek mortalite ve uzamış YBÜ yatış süresi ile ilişkilidir.